Zeki Müren'in 1966 yılında satın aldığı Impala arabası o dönemin magazin basınında geniş ilgi görmüştü.
Zeki Müren, Türk musikisi okuyucularının en çok para kazanan ve en meşhuru olduğu için, her şeyine olduğu gibi, arabasına da önem verir. Daima kendine layık bir «vasıta» olsun ister. Bu bakımdan en son model, lüks ve konforlu arabalara sahip olur
Zeki Müren, Türk musikisi okuyucularının en çok para kazanan ve en meşhuru olduğu için, her şeyine olduğu gibi, arabasına da önem verir. Daima kendine layık bir "vasıta" olsun ister. Bu bakımdan en son model, lüks ve konforlu arabalara sahip olur
Zeki Müren'in otomobili 105 bin liraya satın alınmıştır. İçinde sıcak ve soğuk hava tertibatından başka bir buzdolabı, iki oksijen maskesi ve ufak çapta tıbbi müdahaleye imkan verecek bir ilk yardım çantası vardır.
Zeki Müren'in sinema artistliğinden önce ses sanatkarlığı gelir. Türk musikisi sanatçılarının otomobil sahibi olmaları da yerli film artistlerinin "otomobil sevdaları"ndan öncedir. Recaizade Ekrem Bey'in "Araba Sevdası" romanının yayınlanmasından evvel de, sonra da bir araba sahibi olmak daima önemli bir üstünlük sayılmıştır. Diğer insanların olduğu gibi ünlü sanatçıların "mali" gücü ve halktan gördükleri rağbet, bindikleri arabanın fiyatıyla ölçülür.
"Alaturka" dediğimiz musikinin icracıları, daha yerli film endüstirisi ortada yokken "şahane" bir hayat yaşardı. 30-40 yıl önceleri, şöhretli alaturkacıların hemen hepsinin yeni satın alınmış apartmanları, villaları olmuştur.
Zamanla, "özel otomobil"lerin önemi ortaya çıktı. Gece yarılarına kadar çalışan musiki sanatkarları, para ile tutulmuş taşıt araçlarıyla evlerine dönmeyi önceleri yorucu, sonraları "şanlarına layık" bulmaz oldular. Böylece alaturkacılar otomobil almaya başladı.
Zamanla "Benim arabam onunkinden üstün olsun" düşüncesi bu modaya bir yarış havası getirdi. Şimdi, kadın veya erkek okuyucuların hemen hepsinin birer arabası vardır ve tıpkı sahnede giydikleri kostümlerin şıklığı veya pahalılığı gibi otomobillerinin de güzel ve pahalı olmasına dikkat ederler.
Zeki Müren, Türk musikisi okuyucularının en çok para kazanan ve en meşhuru olduğu için, her şeyine olduğu gibi, arabasına da önem verir. Daima kendine layık bir "vasıta" olsun ister. Bu bakımdan en son model, lüks ve konforlu arabalara sahip olur.
Zeki Müren'in şimdiye kadar 5 arabası olmuştur. Altıncı arabası 1966 modeli Chevrolet - Impala'dır. Bundan önceki arabasını üç yıl kullanan Zeki Müren, "Daha konforlusu olmadığı için yenisini almıyorum" diyordu.
Bu son arabasını satmadan önce Almanya'ya Mercedes fabrikalarına gidecek (tıpkı Suudi Arabistan Kralı gibi) ve ısmarlama bir araba yaptıracaktır.
Ismarlama yaptıracağı arabanın camlarından farlarının yanıp, sönmesine ve kaputunun yağmurun ilk damlaları ile birlikte kapanmasına kadar her şeyinin otomatik olarak çalışmasını arzu ediyor. Direksiyonunun da uçaklarınki gibi bilek hareketleriyle idare edilenlerden olmasını istiyor.
Her şeyin en yenisini ve son modelini kullanmaktan hoşlanan Zeki Müren'in nar çiçeği rengindeki arabasında "air - condition" denilen sıcak ve soğuk hava tertibatı ile buzdolabı vardır. Buzdolabı, 3 büyük, 1 küçük şişe ile 5 bardak ve bir konserve kutusu alır.
Sanatçı, 105.000 liraya mal olan arabasını, sigorta şirketlerinin sigorta etmediklerini söylüyor. Turbo-jet motorlu olan Chevrolet 6 silindirlidir ve en çok 200 kilometre sürat yapar. Arabanın ilk yardım çantasında ufak bir tıbbi müdahaleye imkan verecek malzeme vardır. Ayrıca yüksek dağ yollarında kullanmak üzere iki oksijen maskesi bulunmaktadır.
KONUYLA İLGİLİ YAZILAR